Blog Arşivleri

Facebook İçin Kapak Fotoğrafı Hazırlama Web Uygulaması

facebook kapat fotoğraflarıTimeline Cover Banner bir web uygulaması ve dilediğiniz Facebook kapak resmini elde etmenizi oldukça kolay bir yoldan sağlıyor diyebilirim. Dilerseniz hazır temalar üzerinde oynama yapabiliyor dilerseniz de kendi fotoğraflarınızı yükleyerek farklı efektleri uygulayabiliyor, kolajlar gerçekleştirebiliyor ve neredeyse istediğiniz tüm ayarları en kısa yoldan halledebiliyorsunuz.

İlgili Aramalar:facebook zaman tüneli,facebook kapak fotoğrafları,facebook zaman tüneli fotoğrafları,zaman tüneli kapak fotoğraflarıFacebook İçin Kapak Fotoğrafı Hazırlama Web Uygulaması

Blogger için en iyi reklam platformu

Ülkemizde son yıllarda sıkça adından söz ettiren bir grup var; blog yazarları! Bu grup aslında sosyal medyanın kişisel yazarları niteliğinde ifade ediliyor. Kimisi zevk olsun diye blog yazar, kimisi zaman geçsin diye, kimisi içini dökmek, kimisi tecrübelerini paylaşmak, kimisi de para kazanmak için. Bu yazımda para kazanmak için blog yazan/yazmak isteyen kişiler için bir şeyler aktarmak istiyorum. Bakalım nelermiş bunlar?
Öncelikle şu soruyu soralım ve hemen ardından yanıtlayalım: blog yazarak para kazanabilir miyiz? Elbbette kazanabilirsiniz. Bunun garantisini verebilirim sizlere, öyle az buz da değil ciddi anlamda kazanabilirsiniz her şey sizde bitiyor. Sadece sabırlı olmak, güncel ve özgün içerikler paylaşmak yapmanız gereken tek şey. Bir de bazı ince detaylar var, zaten bu konuya ayrıca değineceğim ilerleyen süreçlerde. Şimdilik bu yanıtla yetinelim.
Peki para kazanmak için ne yapmak gerekiyor, nasıl bir reklam yayınlama platformu kullanmak ya da tercih etmek gerekiyor? Bu konuda tartışmasız ve eşsiz tek örneğim var, GOOGLE ADSENSE! Yayıncılara yani biz blog yazarlarına en iyi seçenek olarak ADSENSE’i verebilirim. Hem iyi kazandıran hem de en güvenilir reklam platformudur kendileri. Bir çok popüler web sayfası/blog sayfası bu sistemi kullanarak gelir elde eder. Gösterim değil de tıklama bazlı bir işleyişi var yani sitenizde/sayfanızda yayınladığınız reklamlara tıklama aldıkça gelir elde edebileceğiniz bir sistem.
ADSENSE hakkında ayrıntılı ve detaylı bir/bir kaç belki de onlarca makale yazacağım; eğer siz bu alanda para kazanmak istiyorsanız yapmanız gereken tek şey eğer yoksa hemen bir blog sayfası sahibi olmak (bunu da yine bir GOOGLE hizmeti olan www.blogger.com aracılığıyla ücretsiz olarak edinebilirsiniz.) ve ADSENSE hakkında bilgi toplamak. Zaten para kazanma kısmı blog sayfamızı ya da web sayfamızı biraz geliştirdikten sonra devreye giriyor. Acele etmeye gerek yok yani. Dediğim gibi ilerleyen günlerde bu konuda çeşitli yazılarım olacak, takipte kalmanızda yarar var…Blogger için en iyi reklam platformu

Blog yazmak için hangi özelliklere sahip olmak gerekir?

Artık bir trend halini almaya başladı blog yazma işi, sıradan insanların bile neredeyse bir blog sayfası var ve günden güne de artıyor. Facebook gibi bir şey olmadan bunun önüne geçilmesi gerektiğini düşünüyorum ben çünkü nerde ipsiz sapsız, abazan, daha kaba ifadeyle kazma varsa toplanmışlar o illet sosyal ağda. Böyle insanların blog dünyasına ayak basmalarına izin vermemek gerekiyor, nitekim zaten işleri de olmaz buralarda. Bu tipleri bilirsiniz, ne okurlar, ne dinlerler ne de izlerler. Hiç bir kültürlenme faaliyetleri yoktur zaten. Bu yüzden de blog yazmak adına pek bir şey yapabileceklerini sanmıyorum.
Peki kimler blog yazabilir ya da blog yazmak için ne gibi özelliklere sahip olmak gerekiyor? Bunu tartışalım biraz. Yukarıda söylediğim gibi kazma olmayın yeter (: ! Yok canım, kızmayın hemen takılıyorum ben, arada lazım böyle şeyler. Neyse, konumuza geri dönelim. Bu soruyu yanıtlayabilmem için önce blog yazmak nedir, blog yazarı kimdir gibi soruların yanıtlarını vermem gerekiyor. Kısaca özetleyeyim isterseniz…
Blog yazmak ve blog yazarı olmakBlog yazmak demek aslında bir nebze de olsa günce tutmak gibi bir olgu hemen hemen. Ama ben blog olayına günlük demeyi sevmiyorum hatta nefret ediyor ve böyle diyenlere de kızıyorum. Kardeşim; günlük dediğin küçük bir defterin yaprakları arasında sıkışıp kalan ve senden başkasının okumadığı (izin vermediğin sürece) sözcükler birikintisidir. Ancak blog böyle mi? Tabi ki hayır, blog çok daha farklı bence. Blog yazmak demek bilgi birikimini insanlarla paylaşmak, gezip gördüğün yerleri ve beğendiğin, hoşuna giden hemen her şeyi onlara büyük bir coşkuyla anlatmak demek. Mesela bir eğitimcisinizdir, okulda öğrencilerinizle yaptığınız bir etkinlikte elde ettiğiniz tecrübelerinizi paylaşabilirsiniz ya da bir kimyacısınızdır bu alanda uzman olduğunuz konular üzerine ağırlık vererek yine sahip olduğunuz bilgi birikimini insanlarla paylaşmak istersiniz. İşte blog yazmak böyle bir şey…
Tamam tamam, sıkılmayın hemen; farkındayım biraz fazla uzattım ama yazmam gerekiyor bunları da ne yapayım. Şimdi blog yazmak için hangi özelliklere sahip olmamız gerekiyor, kısa kısa değinelim…
1. Eleştirel düşünme gücüne sahip olmak,2. Fazlasıyla değil de gerektiği kadar hatta gerektiğinden birazcık az okumak, araştırmak, düşünmek,3. Sabırlı olmak ve düş gücüne önem vermek,4. Biraz edebiyattan, cümle kurmaktan filan anlıyor olmak,5. Eğer blog sayfanız gezip görme tarzı bir şey olacaksa çok çok çok gezmek ve mutlaka her gittiğiniz yerde ince eleyip sık dokunmuş notlar oluşturmak,6. Ziyaretçileriniz için yazmak,7. Yazarak içini dökmek istemek,8. Parayı seviyor olmak (bu madde blog yazarak para kazanmak isteyenler içindi),9. Blog sayfanıza yeteri kadar zaman ayırabilecek düzeyde boş vakte sahip olmak gibi gibi….
Yukarıdaki maddeleri fazlasıyla artırabiliriz. Gördüğünüz gibi maddelerin basitliğinden çok dikkatinizi çekmek istediğim nokta şu: blog yazmak için öyle alim filan olmaya hiç gerek yok. Hele araştırmacı-yazar, prof, doktor, hatta rektör bile olmaya gerek yok. Sıradan bir vatandaşım işte, ne güzel yazdım allah allah (: daha ne olsun… Neyse şaka bir yana; öncelikle istek olmalı içinizde arkadaşlar, çocuğunuzmuş gibi bakacaksınız blog sayfanıza aksi halde o size bir küser vallahi varya, bir daha zor toparlarsınız onu ve hayatınızı… Blog yazmak için hangi özelliklere sahip olmak gerekir?

Blogger Makaleleriniz İçin SEO Uyumlu Başlık

Hep bahsediyoruz Seo’nun öneminden ve gerekliliğinden. Nedir bu Seo, diye soracak olursanız maalesef bu yazımda bundan bahsetmeyeceğim. Sadece blogger’ın önemli bir eksiği olan başlıkların bu ifade ettiğimiz Seo’ya uyumlu hale getirilmesi hakkında konuşacağız. Nasıl yani? Okumaya devam edin lütfen…
Blogger’da bir makale yazdık ve bunun Google’da üst sıralarda çıkmasını istiyoruz diyelim, işte buna yardımcı olabilecek bir yöntem aslında bu. Seo dediğimiz şey de bu amaçla destek olan bir alan kısaca. Şimdi bunu nasıl yapacağımızı anlatayım. Mesela öyle bir makale yazdınız ki başlığında Türkçe karakterler yer alıyor (ı, ş, ğ, ç gibi) ama biz bu harflerden sadece biriyle ilgileneceğiz, o da ” ı ” 
Diyelim ki şöyle bir başlığınız var; “Blogger başlık” evet, eğer biz makalemizi yazdıktan sonra yayına sürdüğümüzde bu başlık ile yaparsak metnin yönlendirilme adresinde yani url’sinde bu başlık şu şekilde görünür; “http://www.xxx.blogspot.com/2012/01/blogger-baslk.html” Mavi ve kalın olarak yazdığım kısma dikkat etmenizi istiyorum, gördüğünüz gibi “başlık” ifadesindeki ı harfi yok olmuş ve “baslk” şeklinde yayınlanmış. Bu da önemli bir seo eksiğidir. Google’da üst sıralara çıkmanıza engel teşkil edecek bir küçük bir sorun da diyebiliriz. Şimdi bu sorunu nasıl çözeceğimize gelelim.
Yapmamız gereken şey aslında çok basit. “Blogger Başlık” olarak verceğimiz makale başlığımızın sadece “Başlık” kelimesinde ufacık bir değişiklik yapacağız. Aynen şöyle; İlk olarak bu başlığı “Blogger Başlik” şeklinde yayınlayıp daha sonra kayıtları düzenle kısmından başlığımızı orjinal hali ile yani “Blogger Başlık” olarak kaydedeceğiz. Bunu yaptıktan sonra yazımızın url kısmı şu şekilde olacak: “http://www.xxx.blogspot.com/2012/01/blogger-baslik.html
İşte, bu yazımızda da blogger makale başlıklarını seo’ya uyumlu hale getirmeyi öğrendik, küçük fakat önemli bir bilgiydi, dikkate almanızda yarar var. Bir sonraki blogger destek yazımızda görüşmek üzere… Blogger Makaleleriniz İçin SEO Uyumlu Başlık

Blogger için açılır menü gerekli mi?

Bir çok blogger kullanıcısı açılan menü hayranı gibi geliyor bana. Hemen bütün profesyonel blogger sahiplerinin sayfalarını incelediğimde büyük ihtimalle bir açılan menüye rastlıyorum. Peki çok kullanılmasının ya da tercih edilmesinin sebebi ne olabilir? Bence alan kısıtlaması olayını az da olsa ortadan kaldırdığı için olabilir. Yani düşünsenize, üst menüde yer alan butonların hemen altına dilediğiniz sayıda bağlantı atabiliyorsunuz ki bu da sağda ya da solda bulundurduğunuz menülerin sayısını azaltıyor. Kullanışlı geliyor bana, zaten benim sayfamda da mevcut.

Bunun yanı sıra, daha çok onlarca konuya/kategoriye yer veren blog sayfalarında kullanılması daha mantıklı, hem pratik hem de fazla yer işgal etmeyerek sayfanızın tasarımına katkıda bulunuyor. Bu bahsettiklerimi sağ menü ya da sol menü olarak değil de üst menü şeklinde kullanmanız kapsamında algılayın. Aksi durumda yine karmaşıklık, fazla ve gereksiz alan işgali gibi sorunlarla boğuşabilirsiniz. Tasarımın önemli olduğuna önceki yazılarımdan birinde değinmiştim, kısaca yine özetlemiş oldum aslında tasarımdaki kullanılabilirlik ve basitliğin önemine.


Peki, açılan menü nasıl yapılır diye soracak olursanız, onu da ilerleyen zamanlarda vereceğim. Sırayla…Blogger için açılır menü gerekli mi?

Adsense hesabı almak için geç kalmayın!

Bundan bir kaç yıl öncesini düşünüyorum da, ne kadar da kolaymış şu web dünyasında ilerlemek. Basit bir blog sayfasıyla bile hayli yol kat edilebiliyordu, o zamanları düşündüğümde eşşekliğime yanıyorum açıkçası. Hani hep söylüyorum ya bu işte sabretmek olmazsa olmaz bir ön koşul diye, işte o günlerde bende bu sabır denilen kavram hiç yoktu. Bir web sayfası yapar ve iki hafta sonra beklediğimi alamayınca kaldırırdım sayfayı yayından. Böyle olunca da eşşekliğime yanıyorum kısacası.
Adsense konusunda pek bir zorluk çekilmiyordu o günlerde. Hemen hemen herkes istediği zaman kolaylıkla bir hesaba sahip olabiliyordu. Öyle ki, başvuru yapıldıktan sadece bir kaç saat sonra onay cevabı dahi alınabiliyordu. Oysa bugün her şey bambaşka, ne bir sayfayı ilerletmek kolay ne de bir Adsense hesabı almak kolay. Aslında bugün bir web ya da blog sayfasını ilerletmek Adsense hesabı almaktan kat kat kolay. İşler iyice karışıyor anlayacağınız en güvenilir reklam ağımız Adsense dünyasında.
Mesela eskiden yani bir kaç yıl belki de bir kaç ay öncesinde başvuru yaptıktan sonra iki kez onay sürecine girmiyorduk. Bugünlerde başvuranlar varsa bilirler; başvurduktan bir kaç saat ya da bir kaç dakika sonra “başvurunuzu incelemeyi kısmen tamamladık, hesabınızın tamamen onaylanması ya da reddedilmesi için 4 iş günü içerisinde sizinle tekrar iletişime geçeceğiz!” gibi bir e-mail yolluyor artık Adsense. Ki bu süreç içerisinde reklamları yayınlamanıza olanak sağlıyor, bunu da site doğrulaması için yapıyor. Eskiden bu da yoktu mesela, rastgele bir site üzerinden başvuru dahi yapabilirdiniz, aslında güvenlik açısından iyi bir yenilik bu. Ama biz yayıncıları hayli zor duruma düşürüyor artık.
Kısacası, lafı uzatmadan sizlere önerim başlıktan da anlayacağınız gibi, eğer henüz bir Adsense hesabınız yok ise hemen bunun için çalışmalara başlamanız olacak. Aksi takdirde ilerleyen günlere bırakırsanız işiniz oldukça zor gibi görünüyor. Bugün bir başvurunun onaylanması bazen ayları buluyor, bazen de haftaları. Bununla birlikte geliştirdiği yeni politikalarda işlerin ne kadar zorlaştığının açıkça göstergesi niteliğinde.
Son olarak eğer bir Adsense hesabınız varsai kesinlikle dikkatli olmanızı ve Google’ın istemediği hiç bir illegal yola düşmemenizi öneriyorum. Nerede ne okursanız okuyun hiç bir önemi yok, hiç bir şekilde yasak olan şeyleri yapmayın/denemeyin. Aksi halde pişman olursunuz. Bu konuda söylemek istediklerim bu kadar, umarım dikkate alırsınız. Herkese bol kazançlı günler diliyorum…Adsense hesabı almak için geç kalmayın!